Haber

Arınç: Erdoğan’ı kazanmaya çok yakın görüyorum

Eski TBMM Başkanı AK Parti üyesi Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1978’den beri “gerçek” bir ortak olduğunu söyleyerek, Erdoğan’ı seçimleri kazanmaya çok yakın gördüğünü belirtti. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu için “O bizim düşmanımız değil, rakibimiz” diyen Arınç, Selahattin Demirtaş’ın sorulması üzerine “yine hedef olmak istemiyor” Alaattin Çeliktaş diye biri Çemizgezek Cezaevi’ndekilerden biri diyelim, hakkında kesin bir mahkûmiyet kararı yoksa kesinlikle serbest kalsın diye düşünüyorum.”

DW Türkçe’den Can Bursalı’nın sorularını yanıtlayan Arınç, HDP hakkında açılan kapatma davasıyla ilgili olarak, “Konu bir partidir. O parti 6 milyonu temsil ediyor.”

‘ERDOĞAN’I KAZANACA ÇOK YAKIN GÖRÜYORUM’

Arınç’ın röportajından ilgili bölüm şöyle:

Cumhurbaşkanı’nın hukukçu olarak üçüncü kez seçilmesi tartışmasına ne dersiniz?

Bu tartışmayı anlamsız buluyorum. Diyelim ki bir itiraz geldi. Bu itirazı muhtemelen Yüksek Seçim Kurulu karara bağlayacaktır. Şu ana kadar alınan kararlardan eminim ki, Yüksek Seçim Kurulu da “aday olup olmayacağına” karar verecektir. Bu nedenle muhalefet “olmaz” diyerek itirazlarını son noktaya götürmemeli, seçimlerde elinden gelenin en iyisini yapmalıdır. Yani pehlivan yenileceğini anlayınca bahaneler aramasına gerek kalmıyor. Özel sahaya çıkıp üçüncü veya beşinci kez ‘Seninle dövüşeceğim’ deseler bu, kamuoyunda da bir güven oluşturur. Yıllardır diploma tartışması var ama artık o bahisleri bile yapmıyorlar. Bu bana tıpkı onun gibi bir tartışma gibi geldi. Daha önce yaşadığım bir olayı anlatayım. Sayın Ahmet Necdet Sezer’in görevi Mayıs 2007’de sona eriyordu. Ağustos ayına kadar fazladan Cumhurbaşkanı olarak görev yaptı. Parlamento Lideri olarak misyonu temsil etmem gerekiyordu. Bugün seçilmeyi tartışanlar o günlerde dile getirmediler. Birkaç kez gündeme getirdim, sonra “ofiste gözü var” demelerinden utandım.

Muhalefet, Nisan başında seçime onay vereceklerini ve bu yönde oy kullanacaklarını söylüyor. Bunu nasıl görüyorsunuz?

Bu maksatlı ama… Eskiyle, yani mevcut sistemle seçime gitmemizi, yenisini sonra devreye sokmamızı istiyorlar. Milletler Topluluğu’nun bunu kabul etmesi mümkün değil. Mayıs ayında seçim olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu düşünüyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimi ile milletvekilliği seçimini ayrı ayrı ele alalım. Bir yıldır milletvekilliği seçimlerinde takip ettiğim kadarıyla Millet İttifakı’nın daha fazla milletvekili çıkarabileceği görüşü var ama bu sayı asla 320 – 330’u geçmeyecek. Yani kritik sayı olan 360’ı geçmiyor. Bu rakamla Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetmesi halinde mecliste etkili olması mümkün değil. AK Parti’nin son dönemde oyunu artırdığını gösteren anketler de var. Ancak bence en değerlisi Cumhurbaşkanlığı seçimi çünkü yeni sistemde Cumhurbaşkanı yürütmenin başı.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde, Sayın Erdoğan’ın seçimi kazanmaya çok yakın olduğunu görüyorum. Çok zor bir seçim olduğunu söylemeliyim. Hepimiz bilmeliyiz ki halk daha rahat nefes alabileceğine inanırsa, Sayın Erdoğan’ın yaptıklarını alkışlarsa oylamaya dönüşür. Millet Sayın Erdoğan’ı geçmiş hizmetlerinden dolayı seviyor ve ‘O güzel şeyler yaptı. İstese yine güzel şeyler yapar. Biz ona güveniyoruz’ diyen ciddi bir dinleyici kitlesi var. Ben şahsen bazı yeni desteklerle veya yeni eylemlerle 51’i geçeceğine inanıyorum. Doğal olarak Tayyip Bey’in bu kadar güçlenmesinin ve halk nezdinde güçlü bir lider gibi görünmesinin sebeplerinden biri de şudur: Millet İttifakı henüz kimliğini belirlememiştir. adayı, hala görüşmelerinde aday hakkında konuşamıyorlar. Ve son dönemi kendi içinde tartışmalarla geçer. Oy oranı ne olursa olsun oradaki altı liderden bazıları birbirlerine hakaret edecek kadar ileri gidiyor. Sayın Kılıçdaroğlu’nun çabaları tek başına diğer cumhurbaşkanları tarafından çok net bir şekilde desteklenmiyor.

‘RESMİ ENFLASYON YÜZDE 80, RESMİ OLMAYAN YÜZDE 180’

Yaklaşık 1,5 yıl önce katıldığınız bir televizyon programında, hacca giderken karşılaştığınız bir örnekle, telefonla bağlandığınızda ekonomik koşullar kötüleştiğinde dindar seçmenin nasıl tepki gösterebileceğini anlatmıştınız.

Hamaset’te bu mümkün değil. Açık. Resmi enflasyon yüzde 80, gayri resmi yüzde 180, yani bu oldukça açık.

“İMAMOĞLU DÜŞMANIMIZ DEĞİL, RAKİBİMİZDİR”

Güçlü bir figür olarak görülen İBB Lideri Ekrem İmamoğlu hakkında sizin de eleştirdiğiniz bir yargı kararı çıktı, yeni davalar da açılıyor. İmamoğlu Cumhurbaşkanı karşısına çıkarsa bu tür bir yargı süreci şansını artırır mı?

Siyasilerin kabahatler dışında konuşma ve görüşlerinden dolayı yargılanmasına tamamen karşıyım. Kendi hayatımızda bizim için yapılanları artık affetmiyoruz. Ancak bize yapılanların başkalarına yapıldığını da asla yanlış kabullenmedik. Ekrem İmamoğlu düşmanımız değil rakibimizdir. Ama bazıları düşman olarak görülüyor. Hayır, hiçbir parti, hiçbir partinin mensubu bizim düşmanımız değildir. Onlarla siyasi arenada mücadele ediyoruz, demokratik bir çaba harcıyoruz. Mağdurun yanında olmak milletimizin kalbinde bir karakter vardır. Bu çok güzel bir karakter.

‘PARTİ 6 MİLYONU TEMSİL ETTİ’

Ekrem İmamoğlu’nun mağdur olma ihtimalinden bahsettiniz. İmamoğlu’nun yanı sıra Selahattin Demirtaş da yedi yıldır cezaevinde. Siyasi kimliği olan birinin bu kadar uzun süre tutuklu kalması sizce doğru mu? Bir de HDP’nin kapatma davasıyla ilgili değerlendirmenizi merak ediyorum.

HDP hukuken kapatılabilir. Hatta ‘bizi kapatın’ diye neredeyse itirafa düşmüşler, ne bekliyorsunuz. Ancak siyasi açıdan 10 parti bire bir hatta kapatıldı, sonuç alınamadı. Bunu tamamen ortadan kaldırmak için 2010 referandumunda bir noktaya değindik. HDP o dönemde kapatılmak istediği için oylamaya katılmadı. Ben dört partisi kapatılmış bir insanım. Fazilet kapandı günah yok, Refah kapandı günah yok. MSP 12 Eylül’de kapatıldı. Ulusal Düzen de var. AK Parti 1 oy farkla kurtuldu. Bu yüzden gereksiz buluyorum. Ama kapatılsın diyen siyasetçiler var. Şimdi beş ay sonra yapılacak bir seçimden bahsediyoruz. Seçim süreci başlarken Türkiye’de bugüne kadar hiçbir parti kapatılmadı. Bu HDP’nin de kapatılmayacağı anlamına gelmez. İsterlerse kapatılabilirler. Ama hukuk varken neden politik düşünelim? Bilge adına konuşuyorum. Tehlikede olan bir partidir. O parti altı milyonu temsil ediyor. Yerine göre beş milyon, yerine göre yedi milyon. O zaman siyasi karar o partinin infazı ise, Anayasa Mahkemesi üyeleri o kitlenin geleceğini, orada milletvekili olanların geleceğini, temsil ettikleri misyonu düşünür diye düşünüyorum. Üstelik 5’e 10’a ancak kapatılabilen bir siyasi parti. Onu da getirdik. Nitelikli çoğunluk sağladık. Parasına el konuldu, bu bir tedbir. Paranıza el konulmuş olması kapatılacağı anlamına gelmez.

HDP’nin hesaplarının bloke edilmesine ilişkin kararda oylama sonucunu nasıl yorumluyorsunuz?

Karar 7’ye 8 oyla çıktı. Türkiye’nin geldiği noktanın prestijiyle bir siyasi partiyi kapatmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Suçlarından dolayı yargılanmaları mümkündür. Ama bence şahıslar partiyi bağlamamalı.

Sorumun Selahattin Demirtaş kısmı vardı. Yaklaşık 7 yıldır cezaevinde…

Bahsettiğiniz isim hakkında konuşmak istemiyorum. Çünkü bir televizyon programında uzun tutukluluk mağduru olanların durumunu anlatırken gazeteci arkadaşlar bana bu ismi sorduğunda önce Bahçeli onlar hakkında söylediklerimden dolayı beni suçlayan bir konuşma yaptı, ardından Sayın Cumhurbaşkanı.

‘ALATTİN ÇELİKTAŞ BOŞALTILMALI’

O süreçten sonra Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’ndan istifa ettiniz…

Ben bu şartlarda danışma kurulunda olamam dedim, çıkıyorum. İstifa mektubumu gönderdim. Artık tekrar gol olmak istemiyorum. Ama bir ironi yapayım. Bahsettiğiniz kişiyle alakası olmayan bir görüş söyleyeyim. Mesela Alaattin Çeliktaş diye biri olsun. Çemizgezek Cezaevi’ndekilerden biri diyelim. Eğer hakkında kesinleşmiş bir ceza yoksa kesinlikle serbest bırakılması gerektiğini düşünüyorum.

‘CUMHURBAŞKANI’ BU OLAYI SİZ AYDINLATACAKSINIZ’ DEDİ

Sinan Ateş’in öldürülmesi gündemde. Partinizin en güçlü ortağı MHP’de bazı isimler Sinan Ateş’i öldürmekle suçlanıyor. Cinayet MHP içinde de tepki çekti, istifa edenler var. Öte yandan Cumhurbaşkanı’nın bu sorunu çözmek için adımlar attığı belirtiliyor. Bu cinayeti nasıl yorumluyorsunuz? Bu bir olay mı? Bu siyasi bir suikast mı?

Bir kere, bu çok alçakça bir cinayet. Özellikle eşi ve iki kızıyla fotoğraflarını görünce inanılmaz üzüldüm. O kızların babasız kalmasına, bir sapık cinayetle kasten öldürülmesine inanılmaz üzüldüm. Tek yapabildiğim onun hakkında bir Fatiha okumak, Yasin okumaktı. ben de yaptım Bunun dışında yorum yapacak çok şey bilmeme rağmen yanlış bulmuyorum. Çünkü birinin hedefi olmak istemiyorum. Ancak açıkçası duyduğum kadarıyla Sayın Cumhurbaşkanı da bu konuya son derece üzüldü ve bedeli ne olursa olsun bu konunun tüm yönleriyle araştırılmasını talep etti. Sinan Ateş’in ailesiyle görüştüğünü söylüyorlar. Muhtemelen belirli bir projenin sonucu olarak öldürüldü. Kızlarının, eşinin iyiliği için bu cinayet sonuna kadar aydınlatılmalıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatının ‘Bu olayı siz aydınlatacaksınız’ şeklinde olduğunu çok yakınlarımdan duydum ve bu beni çok mutlu etti. Erbakan Hoca, karşı tarafta bir tartışma olsa ve bize bir şey sorsalar, “Onlar birbirlerini bizden daha iyi tanıyorlar ve genellikle her iki taraf da doğru söylüyor”. Erbakan hocamızın da dediği gibi ben o taraftaki tartışmalara katılmak istemiyorum.

‘TAYYİP BEY’İN GERÇEK DOSTU BENİM’

Bu arada çok uzun bir aradan sonra Ağustos ayında Manisa’da Cumhurbaşkanlığı kürsüsüne çıktınız…

İki dakikalığına.

Aranızdaki buzlar eridi mi? Sonradan görüşmeniz oldu diye helal mi istediniz?

1978’den beri Tayyip Bey’in gerçek meslektaşıyım. Tıpkı ideal için omuz omuza çalıştığımız gibi. Allah rızası için siyaset yaptık. Milletimizin önünü açmak için çaba sarf ettik. Davamızla ilgili her zaman iyi bir şeyler vardır. Evet, beni çok yaralayan bir konuşma yaptı. Ama birbirimizi her zaman affedebiliriz. Biz yolu, usulü bilen insanlarız. Başkalarının mafya liderleriyle veya yanlış örgüt liderleriyle olan fotoğraflarına bakarak dava dostluğumuzu yargılamayın. Kardeşler olarak dava dediğimiz şeyin özünü bilerek ve isteyerek hayata geçirdik.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu